2007 yılında “Battle of the Surfaces” adıyla Palma de Mallorca’da düzenlenen gösteri maçında tenis efsaneleri Roger Federer ve Rafael Nadal, yarısı çim yarısı toprak yüzeyde karşı karşıya geldi. Bu sıra dışı deneyim, geçmişten günümüze yenilikçi kort formatlarına ilham kaynağı oldu
Yarı çim ve yarı toprak zeminden oluşan kortlar, klasik zeminlerin avantajlarını ve zorluklarını tek bir alanda birleştiriyor. Oyuncular bir yarı kortta çim zeminin hızlı, düşük sekmeli yapısıyla mücadele ederken; diğer yarıda toprak zeminin yüksek sekmeli, ralliye dayalı temposuna uyum sağlamak zorunda kalıyor. Bu durum sadece fiziksel dayanıklılığı değil, aynı zamanda oyun içi stratejileri ve adaptasyon becerilerini de öne çıkarıyor.
Bu formatta oynanan maçlarda servis stratejileri, ayak hareketleri ve topun sekmesine göre konum alma dinamikleri set boyunca değişiyor. Oyuncuların zemine göre oyun tarzı değiştirmesi gerektiğinden, mücadele hem teknik hem de zihinsel yönden daha karmaşık bir hâl alıyor. Gelişmiş seviye tenisçiler için bu tarz kortlar, antrenman ve gösteri maçlarında farklı becerileri aynı anda geliştirme açısından önem taşıyor.
2007 yılında “Battle of the Surfaces” adıyla Palma de Mallorca’da düzenlenen gösteri maçında tenis efsaneleri Roger Federer ve Rafael Nadal, yarısı çim yarısı toprak yüzeyde karşı karşıya geldi. Çeyrek final benzeri üç setlik mücadelede Nadal 7-5, 4-6, 7-6 (12-10) üstünlük kurdu. Kortun çim tarafında hızlı, toprak tarafında ise yavaş tempoya uyum sağlamak zorunda kalan oyuncular, her set değiştirişte ayakkabısını dahi değiştirmişti. Bu sıra dışı deneyim, geçmişten günümüze yenilikçi kort formatlarına ilham kaynağı oldu.
Sönmez: “Hayallerime çok uzak olmadığımı gördüm”