2025 yılı Amerika Açık (US Open), 24 Ağustos – 7 Eylül 2025 tarihleri arasında düzenlenecek. Grand Slam kadrosu, iki hafta sürecek ana tablo etabından önce, 18–23 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek eleme turları ile başlıyor. Bu programla birlikte, 2025 turnuvası toplam 15 gün boyunca Flushing Meadows’daki USTA Billie Jean King National Tennis Center’da gerçekleştirilecek.
Bu tarih aralığında hem bireysel hem de çiftler kategorilerinde maçlar oynanacak ve İngilizce “Fan Week” olarak bilinen etkinlikler eleme turları başlangıcında yer alacak. Ayrıca, 2025’te ilk kez karma çiftler turnuvası, 19–20 Ağustos tarihlerinde gerçekleşecek.
Amerika Açık, her yıl olduğu gibi 2025 yılında da sert kort (Laykold) üzerinde oynanacak. Turnuvanın merkezi salonu Arthur Ashe Stadium olurken, diğer büyük salonlar Louis Armstrong ve Grandstand Cortları da ana maçlara ev sahipliği yapacak.
2025’te Amerika Açık, Grand Slamler arasında ilk kez Pazar günü ana tabloya başlayacak. Bu kapsamda;
Bu uygulama, Avustralya Açık ve Fransa Açık’la uyum sağlamak amacıyla yapılmış yenilikçi bir düzenleme. Ayrıca, karma çiftlerde 19–20 Ağustos tarihlerindeki kısa formatlı mini turnuva programı bu yıl yenilik olarak yer alıyor.
Amerika Açık, tenis sezonunun son büyük turnuvası olarak yılın odak noktalarından birini oluşturuyor. Diğer Grand Slamler ardından, bu turnuva Grand Slam kozunu elinde bulunduran isimlerin performansını belirleyecek kıymetli bir etap olarak hizmet veriyor.
2025 Wimbledon Tek Erkekler Finali’nde Jannik Sinner, dünya sıralamasında 2 numarada yer alan Carlos Alcaraz’ı 4-6, 6-4, 6-4 ve 6-4’lük setlerle mağlup ederek kariyerinin ilk Wimbledon şampiyonluğunu kazandı. Bu sonuçla Sinner, Wimbledon tarihinde erkekler teklerde şampiyonluk yaşayan ilk İtalyan tenisçi unvanını elde etti.
Wimbledon 2025 final karşılaşması, Londra’daki All England Lawn Tennis and Croquet Club’ın Merkez Kortu’nda oynandı. Mücadeleye hızlı başlayan taraf Carlos Alcaraz oldu. İlk sette servis kırmayı başaran İspanyol raket, bu seti 6-4’lük skorla hanesine yazdırdı.
İkinci setten itibaren oyun üstünlüğünü eline alan Sinner, servis oyunlarındaki istikrarı ve çizgiye yakın agresif vuruşlarıyla öne çıktı. İkinci, üçüncü ve dördüncü setlerde aynı skorla 6-4 galip gelen İtalyan tenisçi, toplamda 3-1’lik set üstünlüğüyle maçı kazandı. Mücadele yaklaşık 3 saat sürdü.
Sinner maç boyunca 8 ace üretirken, sadece 2 çift hata yaptı. Alcaraz ise 15 ace bulmasına rağmen 7 çift hata ile oynadı. İki oyuncu da yüksek ilk servis yüzdesiyle kortta yer aldı. Sinner’ın ilk servislerinden puan kazanma oranı %81 olarak kaydedildi. Break point fırsatlarında ise Sinner 11 denemede 4 kez başarılı oldu. Alcaraz ise 9 fırsattan sadece 2’sini değerlendirebildi.
Bu zafer, Jannik Sinner’ın kariyerindeki dördüncü Grand Slam şampiyonluğu oldu. Daha önce 2024 ABD Açık ve 2024 ile 2025 Avustralya Açık’ta şampiyon olan İtalyan sporcu, çim kortta elde ettiği bu zaferle farklı zeminlerde Grand Slam kazanan tenisçiler arasına katıldı. Sinner, aynı zamanda Wimbledon’da tek erkeklerde şampiyonluk yaşayan ilk İtalyan olarak kayıtlara geçti.
Wimbledon, çim kortta oynanan tek Grand Slam turnuvası olması nedeniyle farklı özellikler barındırıyor. 146 yıllık turnuva tarihinde daha önce bir İtalyan erkek tenisçi şampiyonluk yaşamamıştı. Sinner’ın bu başarısı, İtalya’nın tenis tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Sinner, Wimbledon 2025 yolculuğunda sırasıyla ilk turdan itibaren beş farklı rakibi set vermeden geçerek finale yükseldi. Yarı finalde dünya sıralamasında üst sıralarda yer alan Taylor Fritz’i 3-1 ile geçen Sinner, finalde de Alcaraz’ı mağlup ederek turnuvayı tamamladı.
Carlos Alcaraz ise 2023 ve 2024 yıllarında arka arkaya Wimbledon şampiyonu olmuştu. İspanyol raket, 2025 finalinde üçüncü kez üst üste bu turnuvayı kazanma şansını kaybetti.
Jannik Sinner’ın bu galibiyeti, ATP dünya sıralamasında da önemli bir etki yarattı. Final öncesinde dünya 1 numarası olan Alcaraz ile arasında puan farkı bulunan Sinner, Wimbledon zaferiyle aradaki farkı büyük ölçüde kapattı. Sezonun geri kalanında liderlik koltuğu için mücadele sürmeye devam edecek.
Wimbledon’un ardından gözler sezonun son Grand Slam turnuvası olan Amerika Açık’a çevrildi. Sert kort sezonunun başlamasıyla birlikte hem Sinner hem de Alcaraz’ın performansları tenis dünyası tarafından yakından izlenecek. Wimbledon zaferiyle özgüven kazanan Sinner’ın sezon sonu şampiyonluk yarışında iddiası güçlendi.
Sezonun üçüncü grand slam tenis turnuvası Wimbledon’ın tek kadınlar finalinde ABD’li raket Amanda Anisimova’yı yenen Polonyalı tenisçi Iga Swiatek, şampiyon oldu.
İngiltere’nin başkenti Londra’da gerçekleştirilen turnuvanın tek kadınlar finalinde dünya 4 numarası Swiatek ile dünya 12 numarası Anisimova karşı karşıya geldi.
24 yaşındaki Polonyalı tenisçi, Wimbledon’da ilk kez final mücadelesi veren 23 yaşındaki ABD’li rakibini 57 dakika süren maçta 6-0’lık setlerle 2-0 yenerek organizasyondaki ilk şampiyonluğuna ulaştı.
Grand slam turnuvalarında 1988 yılındaki Fransa Açık finalinden sonra ilk kez bir final maçı, 6-0 ve 6-0’lık setlerle sona erdi. Wimbledon’da da 1911 yılından (114 yıl) sonra ilk kez tek kadınlarda final maçının setleri bu skorla bitti.
Kariyerindeki 6. grand slam şampiyonluğuna ulaşan Swiatek, daha önce 4 kez Fransa Açık, bir kez de ABD Açık’ta zafere ulaşmıştı.
Tenis dünyasının en prestijli organizasyonlarından biri olan Fransa Açık (Roland Garros), sadece toprak zeminiyle değil, aynı zamanda hakem kararlarında uygulanan “top izine bakma” geleneğiyle de diğer Grand Slam turnuvalarından ayrılıyor.
Paris’te düzenlenen ve toprak kortta oynanan tek Grand Slam olan Roland Garros’ta, hakemler şüpheli durumlarda Hawk-Eye veya benzeri elektronik sistemlere başvurmak yerine, doğrudan kort üzerindeki top izini inceleyerek karar veriyor. Bu uygulama, tenis dünyasında “gözle karar verme” olarak bilinen nadir sistemlerden biri olmayı sürdürüyor.
Çim veya sert zeminli kortlarda yaygın olarak kullanılan Hawk-Eye teknolojisi, Roland Garros’ta tercih edilmiyor. Bunun temel nedeni, toprak kortta topun zeminde gözle görülür bir iz bırakması. Bu sayede, maçın başhakemi gerektiğinde oyunu durdurup korta inerek top izini kontrol edebiliyor.
Bu uygulama, özellikle çizgiye çok yakın düşen toplarda oyuncuların hakeme başvurması durumunda devreye giriyor. Hakem, izi bizzat inceleyerek kendi gözlemiyle karar veriyor. Elektronik sistem olmaması, kararın tamamen insan gözüne dayalı verilmesi anlamına geliyor.
Top izine dayalı karar mekanizması, bazı oyuncular tarafından adil ve güvenilir olarak görülürken, bazıları ise özellikle yağmur sonrası izlerin bozulması veya üst üste vuruşlarda izlerin karışması gibi nedenlerle bu sistemin yetersiz kaldığını belirtiyor. Buna rağmen, Fransa Açık yönetimi bu geleneği sürdürmekte kararlı bir tutum sergiliyor.
Turnuva yetkilileri, elektronik sistemlerin toprak zeminde sağlıklı çalışmadığı ve görsel kanıt olarak top izinin yeterli olduğu görüşünü savunuyor.
Top izine bakma uygulaması, Grand Slam seviyesinde sadece Roland Garros’ta geçerli. Avustralya Açık, Wimbledon ve ABD Açık’ta elektronik gözlem sistemleri tüm kortlarda aktif olarak kullanılıyor. Bu farklılık, Fransa Açık’ı diğer turnuvalardan ayıran en belirgin kurallar arasında yer alıyor.
Teknolojik gelişmelerle birlikte, toprak kortlarda da yapay zeka destekli sistemlerin denenmesi gündemde olsa da, Roland Garros yönetimi şimdilik bu yönde bir değişikliğe gitmeyi planlamıyor. Toprak kortun fiziksel iz bırakma özelliği, bu geleneğin sürmesinde temel gerekçe olarak sunuluyor.
2025 Wimbledon Kadınlar Tekler finalinde dünya sıralamasında 8. basamakta yer alan Polonyalı tenisçi Iga Świątek ile Amerikalı raket Amanda Anisimova bugün Londra’da karşı karşıya gelecek.
Londra’daki All England Lawn Tennis Club kortlarında oynanacak final maçıyla birlikte sezonun üçüncü Grand Slam turnuvası tek kadınlar şampiyonu belli olacak.
Toprak kort performansıyla tanınan ve Roland Garros’ta elde ettiği başarılarla dünya sıralamasının zirvesine çıkan Iga Świątek, Wimbledon’da ilk kez finale yükseldi. Polonyalı sporcu, yarı finalde İsviçreli Belinda Bencic’i 6-2, 6-0’lık net bir skorla mağlup ederek finale ulaştı.
Świątek, Wimbledon’da bugüne kadar en fazla çeyrek final aşamasına çıkabilmişti. Bu yıl çim kortta gösterdiği gelişim dikkat çekiyor. Kort genelinde yüksek isabet yüzdesi ve agresif baseline vuruşlarıyla öne çıkan oyuncu, maç başına ortalama 24 winner ve %75 servis oyunu kazanma oranıyla dikkat çekti.
23 yaşındaki Amanda Anisimova, Wimbledon 2025’te kariyerinin ilk Grand Slam finaline yükseldi. Turnuvaya seri başı olmadan katılan Amerikalı raket, sırasıyla Emma Raducanu, Ons Jabeur ve çeyrek finalde Elena Rybakina’yı eleyerek yarı finale geldi. En dikkat çekici başarısı ise yarı finalde dünya 1 numarası Aryna Sabalenka’yı üç set sonunda mağlup etmesi oldu.
Anisimova, güçlü backhand vuruşları ve hızlı refleksleriyle çim korta adapte olmayı başardı. Maç başına 5 ace ve %80 ilk servis puan kazanma oranıyla oynayan sporcu, aynı zamanda mental direnciyle öne çıktı. Sabalenka karşısında ikinci sette geriye düşmesine rağmen geri dönerek maçı kazanması, bu özelliğini ortaya koydu.
Wimbledon 2025 Kadınlar Tekler Finali, bugün Londra’da oynanacak. Maçın Türkiye saatiyle saat 17.00’de başlaması bekleniyor.
Bu karşılaşma, farklı oyun tarzlarını ve jenerasyonları temsil eden iki ismin, Grand Slam sahnesindeki en büyük mücadelelerinden biri olmaya aday. Tenis dünyası, Wimbledon çimlerinde yeni bir tarihin yazılmasına tanıklık edecek.