Wimbledon 2025’in ilk tur maçlarında yaşanan gecikmeler, turnuvanın yıllardır uyguladığı gece 23.00 kuralını yeniden gündeme taşıdı. Özellikle bazı karşılaşmaların durdurulması, hem oyuncular hem de izleyiciler nezdinde yeni tartışmaların fitilini ateşledi.
Wimbledon’da 2009 yılından bu yana merkez kortta çatı ve ışıklandırma sistemleri bulunsa da, tüm maçların gece 23.00’te durdurulması yönünde bir kural uygulanıyor. Bu uygulamanın temelinde, organizasyonun yerel yönetimle yaptığı anlaşmalar ve çevre düzenlemeleri yer alıyor. Kortların bulunduğu bölgede ikamet eden halkın huzurunun korunması ve ulaşım sistemlerinin kapanış saatlerine uygunluk gerekçeleriyle, maçlar bu saatten sonra devam ettirilmiyor.
Kural gereği, saat 22.59’da bile başlayan bir set, saat 23.00 geldiğinde durdurulabiliyor. Bu durum, özellikle uzun süren beş setlik karşılaşmalarda sporcuların ritmini etkiliyor.
Geçtiğimiz günlerde Amerikalı tenisçi Taylor Fritz’in ilk turda oynadığı karşılaşma, bu kuralın sahadaki etkisini net bir şekilde ortaya koydu. Beş sete uzayan maçta dördüncü set tamamlanmak üzereyken saat 23.00’e yaklaşıldı ve karşılaşma durdurularak ertesi güne bırakıldı.
Oyuncular korttan ayrılmak zorunda kalırken, seyirciler tepkilerini tribünlerden yükselen seslerle dile getirdi. Mücadelenin ertesi sabah sadece 35 dakikada tamamlanması, karşılaşmanın bir önceki akşam bitirilebileceği yönünde yorumlara neden oldu. Ancak kural gereği organizasyon, belirlenen saatin dışına çıkmama kararı aldı.
Gece saatlerinde oyunun durdurulması bazı oyuncular tarafından eleştiriliyor. Özellikle maçın son bölümlerine girilmişken ritim bulan tenisçilerin oyunlarının yarıda kalması, mental ve fiziksel açıdan olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. Turnuvanın katı kurallar çerçevesinde hareket etmesi ise bazı tenisçilerin maç sonrası açıklamalarında gündeme geliyor.
Ancak bazı sporcular, bu uygulamanın turnuvanın “geleneksel yapısının” bir parçası olduğunu belirterek, kuralların önceden bilindiğini ve herkes için geçerli olduğunu savunuyor.
Wimbledon gibi yüksek profilli bir turnuvada, seyirci deneyimi de en az oyuncular kadar önem taşıyor. Gece geç saatlerde oynanan maçlara bilet alan izleyiciler, karşılaşmanın tamamlanmadan ertelenmesinden şikâyetçi olabiliyor. Özellikle sıkı geçen maçlarda maçın bölünmesi, izleyicinin atmosferle bağ kurmasını da etkiliyor.
Bu yıl yaşanan bazı maçlarda tribünlerden yükselen protesto sesleri, seyircilerin kuraldan memnun olmadığını açıkça gösterdi. Turnuva organizasyonunun bu konuda bir esneklik tanıyıp tanımayacağı ise ilerleyen günlerde netlik kazanacak.
Wimbledon, şehir merkezinden uzak ve yerleşim bölgeleri içerisinde yer alan bir tesis. Bu nedenle, gece saatlerinde bölgede trafik sıkışıklığı oluşmaması ve çevre sakinlerinin günlük hayatlarının etkilenmemesi amacıyla, maçların belirli bir saatte sonlandırılması gerekiyor. Ayrıca, turnuvanın düzenlendiği semtteki toplu taşıma sistemleri de gece yarısından sonra hizmet vermiyor. Bu nedenle seyircilerin sağlıklı bir şekilde bölgeden ayrılması için zamanında bitiş büyük önem taşıyor.
Turnuva yönetiminin bu kurala sıkı şekilde bağlı kaldığı biliniyor. Ancak artan eleştiriler ve modern tenis takviminde yaşanan yoğunluklar nedeniyle, ilerleyen yıllarda daha esnek bir düzenleme yapılması ihtimali konuşuluyor. Özellikle merkez kortta çatı ve aydınlatma sisteminin bulunması, teknik olarak daha uzun maçlara izin verebilecek bir altyapının var olduğunu gösteriyor.
Coco Gauff Wimbledon’a Veda Etti: “Toprak Zeminden Çime Geçiş Zorladı”